Taner Kılıç

Taner Kılıç

[email protected]

BAŞKAN BURAK OĞUZ İLE AĞABEY KARDEŞ İLİŞKİSİ…

18 Mayıs 2019 - 12:00 - Güncelleme: 18 Mayıs 2019 - 15:13

Merhaba sayın okuyucular uzun zamandan beridir yazı yazmıyorum nedeni biraz kenarda oturup olan biteni izlemek istedim. Evet, yerel seçimler bitti artık yeni belediye başkanları koltuklarına oturup hesap kitap yapıp işleri yoluna koymaya başladılar.

Birçok belediye ister istemez borç batağında bunu nasıl öderim hesabı yapılarak yeni ekipler kurarak düzlüğe çıkma çabasındalar.

Ama gelelim biraz analiz yapmaya bazı belediye başkanları yerel seçimlerde beraber çalıştıkları ekip arkadaşları ile neden yollarını ayırdı.

İlk olarak Urla’dan bahsetmek isterim bu ilçede bir vefasızlık söz konusu seçim zamanı gece gündüz demeden çalışan gazeteci Mutlu Tuncer birkaç gün belediyede ekip içindeyken birden bire ipler kotu ve Tuncer ile ekibi yollarını ayırdı. Konu ile açıkçası basın birimine bakan Macit bey’e ulaşmak istedim kaç kez aradım ama telefonlara cevap vermediği için bir soru soramadım. Başkan Burak Oğuz ile görüştüm toplantıda olduğu için konuşmam fazla sürmedi. Mutlu Tuncer sosyal medya hesabından çok kırıldığını ve sitemkâr bir şekilde yazı yazarak dile getirmiş.



Yazdığı yazıdan kısa bir metin yayınlamak istiyorum yazdığı yazıda;



Burak Oğuz ile ağabey kardeş ilişkimiz var!                                 

Kendisini ve ailesini çok severim.

Ama bu onu eleştirmeyeceğim anlamına hiç gelmez…

Birbirimize iyiliklerimiz olmuştur, tartışmalarımız olmuştur… Hepsi bir tarafa…

 

Seçimlerde aday olmak, profesyonel çalışmalar gerektirir…

Ben üç ay boyunca, kendisine geceli gündüzlü çalışarak iyi bir kampanya dönemi geçirttim. Her zaman da söyler… Asla inkâr etmemiştir. Burak Oğuz’un ağzından beni küçük düşürecek, en küçük bir söz duymuş değilim…

 

Ancak, zorlu bir dönem geçirdik. En az Burak Oğuz kadar yorulduk…

Üç-dört genç arkadaşla birlikte inanılmaz işler yaptık…

Benim amacım ne Belediye’de danışman olmak, ne de bir makam mevki kapmak değildi. Bunu isteseydim, bu güne kadar çoktan yapabilirdim zaten…

 

Ben dostlarımla hiçbir zaman emeğimin karşılığında pazarlık etmem. Urla’da da bir çok adayla çalıştım. Hiç biri ile en küçük bir problem yaşamadım.

 

Burak kardeşime, kampanyası dönemi için bir fiyat da biçmedim… Seçimin mali işlerini yürüten Bülent Köklü “Bu ekibin ücreti ne olacak?” diye sorduğunda sevgili başkanın “Ben hesaplaşırım onlarla” demesi belli ki bu tavrımızı bildiğinden kaynaklandı.

 

İyi ama seçimlerden sonra da bir arada yürümek kararı alındığında ilk yapılacak iş seçimin emek hesaplaşmasının yapılması değil midir? Sonrası yine ayrı konu değil midir?

Ben ne belediyeden, ne de Burak Oğuz’dan yaptığımız çalışmalar karşısında bir lira almış değilim… Hiç kimse de bize “Yahu sizin emeğinizin bedeli nedir, anlaşalım” dememiştir.

Ama taktir edersiniz ki; bunun bir bedeli var… Ben niye evimi barkımı bırakıp, gece gündüz çalışayım? Olur mu? Hak mı, adalet mi? Bunu anlatamadık başkana… Formül aramaya koyuldu. Bunun formülü bellidir… Sorarsın, üç aşağı beş yukarı anlaşırsın, verirsin parasını herkes yoluna gider! CHP de bas bağırmıyor mu, Hak-hukuk-adalet diye?

 

Burak Oğuz’a birçok çakal “Bu adam kavgacıdır” gibi sözler sarf etmiş… Bana bunu söylüyor… Hakkımı istememin yanlış olduğuna bunu mesnet yapıyor!

Diye yazmış Mutlu Tuncer…

Ve başka bir şeyler var işin içinde diye düşünüyorum ama nedir bilemeyiz. Ayrıca yazı baya uzun daha çok devam ediyor ama özele girmek istemiyorum…

 

YORUMLAR

  • 0 Yorum