Haldun Arslan

Haldun Arslan


Ağırdır Reçete yazmak

10 Ekim 2018 - 22:25

Hekimliğin ritüelleri vardır. Önce hastanın sizi gelmeyi seçmesi ile başlar. Hasta sizin kapınızdan girerken, ilk htiklerinizle birlikte, kısa geçen sessizliğin ardından, hasta sizin karşınıza oturur. Peşi sıra hastanın anlattıkları ve hekimin soruları gelir. Burada sizden saklanan her bilgi veya eksik sorulan soru hastalık bilmecesinin çözülmesi için engel olarak karşımıza çıkar. Ardından hastanın kendinize dokunmasına izin verdiği, muayene kısmı gelir. Burada hekim yıllarının birikimini ve hislerini ortaya koyar. Ardından düşündüklerini kanıtlamak için destek olarak gerekiyorsa tetkiklerini ister. Gelen tetkikler sonun da tedavi planlaması yapar. İşte burada yer alır reçete yazmak.

Reçete yazmak tedavi etmek demektir. En ilkel zamandan, Hipokrat’a ve sonrası modern zamanlara kadar karşılaştığınız sorunu çözme ve iyileştirme demektir. Kutsallığın size sunulan iyileşme formülüdür.

Bugün ise reçete yazmanın anlamı kimilerince farklılaşmıştır. Artık ilaçları devlet den ücretsiz alma yöntemidir. Burada iyileşme isteği yoktur. Yapılmış olan bir muayene yoktur. Hekimden istenen kafasında planladıklarıdır. Kimi zaman başıma gelen, köpeği ishal olduğu için ona yazdırmak istediği, kimi zaman evin bir köşesinde durmasını istediği ağrı kesici, fakirin birine iyilik yapmak isteğini devlete yüklemek ve adına ne denirse densin karşısındakini kandırma isteğinin bulunmasıdır.

Karşımıza organize çıkanların masumiyeti de kalmaz. Mesleğim boyunca pahalı ilaçlar nedeniyle kurulmuş olan grupları duydum ve htim. Paranın kutsal olması ile birlikte, en kolay devleti dolandırmayı ve kandırmayı planının içine alan çıkar grupları; hekimler için de tuzaklar oluşturmaktadır. Bunun örnekleri başına gelmiş; tanıdığım hekimlerden duydum. Karşımız da para görüntüsü ile gözleri dönen, devletini düşünmeyen, gerekirse her türlü sahte evrakı planlayan şeytan karakterli kişiler çıkar.

Kanunlar gereği hastanın hekime gelmesi şarttır. Bugün Türkiye’nin değişik illerinde mahkemeleri süren hekimler bulunmaktadır. Bozyaka devlet hastanesin de hekim arkadaşımın başına geleni bilirim. İlaç tanıtımı yapan kişinin annesine yazdırdığı heyet nedeniyle, yıllarca süren, evrakta sahtecilik adıyla süren mahkemesi vardır. Gerçekten yardım isteyen, devletin sağladığı evde bakım hizmetinden yararlanmaktadır. Bu tür yardıma gereksinimi olanlar için duyuruların yapılması önemlidir.

Geçenlerde bir ilimiz de, yaşlı amcanın eşine yazdırmak istediği ilaçlar, sonu kötü biten olayla sonuçlanmıştır. Hekim olmayanlar için, yaşlıya yapılan eziyet olarak algılanmıştır. Tüm hekimler için, hekimlik mesleğini yaparken tehlike arz eden ve kandırıldığımız bir konuda, bizleri vicdansızlıkla suçlamak, en büyük insafsızlık olmaktadır.

Benim gözümde Yusuf amcanın aramızdan ayrılmasının sebebi; toplumun gerçek anlamda tedavi için gelmeyip, devlet den parasını almak isteyen ve potansiyel olarak çıkarını düşünen, devletini de düşünmeyen üyeleridir.

Doğru sağlık eğitimi ile gereksiz ve artan poliklinik sayılarını da çözecektir. Vesselam reçete yazmak, ağırdır.

Sağlıkla kalın dostlarım.

YORUMLAR

  • 0 Yorum