Şehrinaz Bayraktar

Şehrinaz Bayraktar

[email protected]

DİKKAT MOBBİNG ÇIKABİLİR!

23 Nisan 2017 - 15:09

Sevgili Ege Olay Okurları,

Gazetemizin 50. sayısında sizlerle birlikte olmaktan büyük bir mutluluk duyuyorum. Sizlerin desteği ile Egenin en çok satılan tarafsız gazetelerinden biri olmayı başaran Ege Olay, büyümeye ve güçlenmeye devam ediyor. 50. sayımızı böylesi güzel bir günde çıkarıyor olmak da ayrı bir mutluluk. Başta şehitlerimizin emaneti şehit çocuklarımız ile tüm çocuklarımızın ve yüreği hala çocuk olan yetişkinlerimizin 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramını kutluyorum. TBMM’nin açılışı kutlu olsun sevgili okurlarım!

 Bugün birçok kişinin mağdur olduğu, kiminin dile getirdiği kiminin dile getiremediği ama Türk Ceza Kanununda işkence suçuna giren bir saldırıdan; popüler adıyla mobbingten bahsetmek istiyorum sizlere. Mobbing yani psikolojik taciz ya da bezdiri, işyerinde çalışana, tekrarlanan saldırılar şeklinde uygulanan kötü muamele, tehdit, aşağılama gibi düşmanca davranışlarla ortaya çıkan psikolojik saldırıdır. Yapılan suç Prof. Dr TINAZ’a göre “TERÖR” biçimidir sevgili okurlarım.

Eğer işyerinizde kişilik hakkınızı, onurunuzu, sağlığınızı ihlal eden sürekli bir güçlük çıkarma görüyorsanız ne yazık ki mobbing mağdurusunuz. Ama sakın korkmayın. Çünkü Yargıtay, mobbingle ilgili çok önemli bir karara imza attı. Bundan böyle mobbingden şikâyetçi olan çalışanın beyanı yeterli olacak. Eğer müdürünüz tarafından mesai saatleriniz içinde ve dışında telefon ya da sms terörüne maruz kalıyorsanız, sürekli eleştiriliyorsanız, hakkınızda idari işlem yapılmasıyla alakalı sözlü ya da yazılı tehditler alıyorsanız, doğrudan muhatap alınmayıp aracılar ile yapacağınız iş ya da programla alakalı müdürünüzden, bilgi ve talimat alıyorsanız, size “yokmuşsunuz” gibi davranılıyorsa, arkanızdan konuşuluyorsa, iş yerinizin ses getirecek çalışmalarında size görev verilmiyorsa, görev aldığınız sınıflar ya da görev yeriniz birden fazla kez değiştirilmiş ise DİKKAT MOBBİNG ÇIKABİLİR! Yani siz de mobbinge uğruyorsunuz demektir. Bundan sonra yapmanız gereken tek şey susmamak. Kanunlar sizin yanınızda bunu aklınızdan sakın çıkarmayın. Çünkü toplum olarak şiddetin her türüne karşı ortak bir duruş geliştirmemiz gerekiyor.

Özellikle dikkat çekmek istediğim bir başka nokta da Çocuk Bayramını kutladığımız şu günde çocuk istismarı ve çocuğa yönelik şiddet… Eğitim camiası başta olmak üzere çocukların sindirilip korkutulmadığı, şiddetin hiçbir türünü görmedikleri, şiddetin gölgesinden uzak büyüdükleri bir dünya diliyorum.

Anneleri, babaları ile büyüyen çocuklar istiyorum dünyaya. Küçücük yaşta şehit çocuğu olmanın gururunu üzerine alan minik kalpler yerine ayağı taşa değse babasının koynunda güven bulacak çocuklar istiyorum. Şehit çocuklarının ömürleri boyunca, devlete ve Türk milletine emanet olduklarının unutulmadığı, haklarının yaşamları boyunca korunduğu, şiddetin hiçbir türüne rastlamadıkları bir ömür arzuluyorum. Ülkem için yine ve yine barış diliyorum sevgili okurlarım. Şehit haberleri almadığımız günleri görelim. Tüm çocuklar analı babalı büyüsün…

YORUMLAR

  • 0 Yorum