Bir düdüklü tencereyi düşün…
Düğmesi, ayarı, ses tonu…
Hepsi, onu tasarlayan tarafından belirlenmiş. Ama sonra o tencere bizim mutfağımıza geldi.
Biz kullandık. Isındıkça fısıltısını, hararetini dinledik.
Sesini duyunca korktuk belki, kapağını açamadık.
Ama kontrol bizdeydi. Düğmesini ne zaman çevireceğimize biz karar verdik.
Şimdi dur…
Ya o tencere kendi ısısını kendi kontrol edebiliyor olsaydı?
Basınç yükselince düğmesini kendi kapatabilseydi…
Açılmayı beklemeden, ne zaman duracağını bilseydi…
Kapağı patlamadan önce kendi sınırını fark edebilseydi…
Ya biz, insanlar…
Kendi düğmemizin nerede olduğunu bilseydik?
Öfkemiz yükseldiğinde, hararetimiz tırmandığında, dışardan biri müdahale beklemeden
“Dur” diyebiliyor olsaydık?
Bizi neyin kızdırdığını, nerede taşırdığımızı, hangi sözün içimizi yaktığını, veya kimlerin bize iyi gelmediğini açıkça görebilseydik?
Kendi kontrolümüzü başkalarının eline vermeseydik ne olurdu?
Hayatımız nasıl olurdu, eğer kendi içsel termostatımızı tanısaydık?
Duygularımızın düğmesini kendimiz ayarlayabilseydik?
Potansiyelimizi, sınırlarımızı, zayıf noktalarımızı biliyor olsaydık?
Başkasına “beni sakinleştir” demeden, kendi kapağımızı güvenle açmayı öğrenebilseydik?
Ne olurdu?
Nurten CENGİZ
????️ Not:
Hayat bazen tıpkı bir düdüklü tencere gibidir; dışarıdan sessiz, içeride basınçla kaynayan duygular, düşünceler, çatışmalar... Biz de bu yazı dizisinde, bu güçlü metafor üzerinden ilerleyeceğiz. Her yazıda düdüklü tencerenin bir yönüyle karşılaşacak, onun içinde olup biteni insan davranışlarıyla ilişkilendireceğiz.
Bu, üç bölümden oluşan (Fark et, Derinleş, Karar Ver) bir yazı serisinin ilk adımı. Her bir yazıda "Fark Et", "Derinleş" ve "Karar Ver" adımlarını düdüklü tencere metaforu üzerinden işleyeceğiz. Bu sadece bir anlatı değil; kendimize dışarıdan bakmak ve içsel dönüşümü başlatmak için bir davet.
Bu üç yazının ardından sıra sizde olacak! Siz nasıl bir araçla düşünmek, kendinize dokunmak, yazıya dönüşmesini istediğiniz duygunuzu ifade etmek istersiniz? Bir testere mi? Yoksa bir çekiç mi? Belki de sadece bir fırça... Kendinizi hangi objeye benzetiyorsunuz ya da içsel dünyanızı anlatmak için hangi aracı seçerdiniz?
Bu yazıların devamında sizin seçtiğiniz metaforlarla yola devam edeceğiz.
Fikirlerinizi ve sembollerinizi aşağıdaki iletişim adresinden bizimle paylaşın.
Birlikte yazalım!.
www.nurtencengiz.com
[email protected]
https://www.instagram.com/fdkaileveiliskikoclugu
YORUMLAR