Kardiyalog Doç.Dr. Kamil Tülüce'den Oruç Tutacak Kalp Damar Hastalarına Uyarı

EGEOLAY/iftar ve sahurda yediklerinin ve miktarının kalp damar sağlığı için çok önemli olduğunu bilmelidirler.

Kardiyalog Doç.Dr. Kamil Tülüce'den Oruç Tutacak Kalp Damar Hastalarına Uyarı
Editör: Ege Olay
10 Mart 2024 - 14:26
Kardiyoloji Uzmanı Doç.Dr.Kamil Tülüce “Ramazan boyunca iki öğün yerine üç öğün yemek yemelidir”
 
İzmir Çiğli Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nin Koroner Anjiyografi Laboratuvarını kurarak 7/24 anjiyografi hizmeti verebilen bir hastane haline gelmesinde aktif rol alan Doç. Dr. Kamir Tülüce, Ramazan ayında hangi kalp damar hastalarının oruç tutup tutamayacağı konusunda uyarılarda bulundu.
Kalp damar hastalığı olanların oruç tutabilir ya da tutamaz şeklinde bir genelleme yapmanın doğru olmadığını belirten Doç. Dr. Tülüce,
“Oruç tutmalarını sakıncalı ve riskli bulduklarımız özellikle göğüs ağrısı, nefes darlığı ya da çarpıntı gibi kalp hastalıklarına bağlı yakınmaları aktif olarak devam edenler, ileri kalp yetersizliği olanlar, son 6 ay içerisinde kalp krizi geçirenler, son 6 ay içerisinde kalp damarına (koroner) stent takılanlar veya koroner bypass ameliyatı olmuş olan hastalar kesinlikle oruç tutmamalıdır. Dirençli hipertansiyonu olan hastalar da kan basıncı normal sınırlara inmeden oruç tutmamalıdır.Tedavi ile kontrol altında hipertansiyonu olan hastalar, ilaçlarını her gün düzenli almak koşulu ile oruç tutabilirler. Bu sayılan durumların dışındaki tüm kalp damar hastaları oruç tutup tutamayacaklarını mutlaka hekimlerine danışmalıdır”.
Kalp damar hastalığı olup oruç tutan hastaların ağır ve çok yemek yememeleri gerektiğine dikkat çeken Kamil Tülüce, “Ağır bir yemek sonrası kalp hızında artış, kalbin kanlanmasında azalma, tansiyon yüksekliği atakları gelişebilmektedir. Bu nedenle hastalarımız iftar ve sahurda yediklerinin ve miktarının kalp damar sağlığı için çok önemli olduğunu bilmelidirler. Kalp hastaları, Ramazan boyunca iki öğün yerine üç öğün yemek yemelidirler. Bu üç öğün iftar, iftardan 2-3 saat sonra ve sahur şeklinde olmalıdır. Bu sayede öğün miktarı bölündüğünden dolayı hastanın kalp üzerine binen yük artmamış olacaktır. Bu öğünlerde sindirimi uzun süren gıdalarda seçilmesi gerekmektedir”
 

YORUMLAR

  • 0 Yorum