İstanbul Sözleşmesi İçin Ortak Mücadele Çağrısı
EGEOLAY/Cumhuriyet Halk partisi İzmir İl Başkanlığı, İstanbul Sözleşmesinden sabaha karşı yayınlanan bir Cumhurbaşkanlığı kararnamesiyle çıkılmasına karşı sürdürdüğü mücadeleyi, kadın dernekleri ve platformlarıyla ortak bir mücadeleye dönüştürmek için ziyaretlere başladı.
Editör: Ege Olay
10 Nisan 2021 - 12:38
CHP İzmir il başkanı ve il kadın yönetim kurulu üyelerinden oluşan heyet ilk ziyaretlerini Kent Konseyi Kadın Meclisi ve Cumhuriyet Kadınları Derneğine gerçekleştirdi. Yücel, bu ziyaretlerde yaptığı açıklamada, İstanbul sözleşmesinin cumhurbaşkanı kararnamesiyle iptal edilmesinin anayasaya aykırı olduğunu ifade ederek, kararın iptali için Danıştay’da dava açacaklarını açıkladı. Yücel, ziyaretlerde şunları dile getirdi;
YÜCEL, MÜCADELEYİ ORTAK YÜRÜTEREK BÜYÜTELİM
İstanbul sözleşmesinden, bir gece yarısı yayınlanan cumhurbaşkanı kararnamesiyle çıkılmasına ilişkin toplumun neredeyse tüm kesimleri tepkilerini dile getirdiler. Bizler de hem yaptığımız basın açıklamalarıyla hem de yayınladığımız mesajlarla bu kararnamenin anayasaya aykırı ve kabul edilemez olduğunu kamuoyu ile paylaştık. Sadece kadınlarımız için değil, şiddete uğrayacak herkesin yaşam garantisi konumunda olan bu sözleşmenin yeniden yürürlüğe girmesi ve bu konudaki mücadelenin ortak bir mücadeleye dönüşmesi için kadın dernekleri ve örgütlenmeleriyle bir araya gelmeye başladık. Böylece sözleşmenin gündemde kalmasını ve mücadeleyi büyütmeyi hedefliyoruz. İstanbul sözleşmesine geri dönülmesi ve anayasaya aykırı bir şekilde iptal edilmesiyle ilgili de hukuki mücadelemize başlıyoruz. Bu bağlamda ilçe başkanlarımızla birlikte 12 Nisan Pazartesi günü, İzmir adliyesine giderek dava dilekçemizi vereceğiz. Gerçi hukukun bu kadar ayaklar altına alındığı, iktidar tarafından kişiye göre hukuk düzeni oluşturulduğu bir ortamda bu girişimler ne kadar sonuç verir bilmiyoruz ama biz ne olursa olsun hukuk yoluyla da mücadelemize devam edeceğiz. Bu mücadeleyi her anlamda örgütlü yürütmek ve toplumun tüm kesimlerini kapsayacak şekilde yürütmek çok önemli. İktidardaki zihniyet, toplumun bir kesimini, sözleşmenin aile yapısına zarar verdiği algısı yaratarak manipüle etmek istiyor. Oysa durum tam tersi, İstanbul sözleşmesi kadını ve çocuğu koruyarak aile yapısını koruyor ve toplumu şiddetten, istismardan uzak tutmaya teşvik ediyor. İşte sözleşme hakkında yayılmak istenen bu yalanları, yaratılmak istenen yanlış algıyı yok etmek için de ortak mücadele çağrısında bulunuyoruz.
İstanbul sözleşmesinden çıkılmasının sadece toplumda şiddeti teşvik etmeyeceğini ifade eden Deniz Yücel “İstanbul sözleşmesinden çıkılması Türkiye’nin dünyadaki itibarını daha da zedelediği gibi, Türkiye’yi kadına değer vermeyen, çocuklarını şiddetten ve istismardan korumak itemeyen bir ülke gibi gösterdiğini” söyledi.
CHP heyetinin gerçekleştirdiği ziyaretlerde konuşan İzmir Kent Konseyi Başkanı Seniye Nazik Işık ve Cumhuriyet Kadınları Derneği İzmir Şube Başkanı Zühal Of da, sözleşmenin önemine ve sözleşmeden çıkılmasındaki yöntemin anayasaya aykırı olduğuna vurgu yaparak şunları söylediler,
İzmir Kent Konseyi Başkanı Seniye Nazik Işık:
Duyarlılıkları için Sayın CHP İl başkanı ve yöneticilerimize çok teşekkür ediyoruz. Bizler de sizlerle aynı düşünceleri paylaşıyor ve sözleşmeye geri dönülmesi için mücadeleyi destekliyoruz. Yıllardır kadına uygulanan şiddet ve çocuk istismarı hakkında farkındalık yaratmak için sokak sokan etkinlik düzenliyor, sergiler açıyoruz. Çünkü insanlar görmeden yaşanan acıları tam olarak anlamıyorlar. Benzer çalışmaları İstanbul sözleşmesi için de yürüttük, yürütmeye devam edeceğiz. İstanbul sözleşmesi aile içi şiddete uğrayan herkesi koruyan bir sözleşmedir. Onun içindir ki kadını, çocuğu, yaşlıları da kapsar ve korur. CHP’nin bu konudaki mücadelesine kent konseyimiz ve kent konseyi kadın meclisimiz adına katkı koymaktan memnuniyet duyarız.
Cumhuriyet Kadınları Derneği İzmir Şube Başkanı Zuhal Of:
Bir ülkede kadın hakları tartışılıyorsa o ülkede büyük bir insan hakları sorunu var demektir. Kadının geleceği Türk toplumunun geleceği anlamına gelir. Sözleşmeden çıkılması için uygulanan yolun anayasaya aykırı olduğu bir gerçektir. Bu sözleşmeyle ilgili çekinceleri olanlar elbette söylemeli ve dinlenmelidir ama bir sözleşmeyi Türkiye Büyük Millet Meclisi kabul ettiyse, o sözleşmeden de ancak meclis kararıyla çıkılmalıdır. Kadının şiddet korunması kadar eğitimi de çok önemlidir. Ziyaret vesilesiyle şunu de söylemek isterim ki, uygulanan 4+4+4 eğitim sistemi kız çocuklarının eğitimde geri kalmasına sebep olmaktadır. Bu sistem de acilen değiştirilmelidir.
Ziyarette CHP heyetine, Cumhuriyet Kadınları İzmir Şubesinin su bilincini yükseltmek için başlattığı kampanyanın, katılımcı sertifikaları verildi. Ziyaretleri gerçekleştiren heyette CHP İzmir İl Başkanı Deniz Yücel’in yanı sıra, CHP İl Yönetim Kurulu’nun kadın yöneticileri Fulya Alçay, İpek Onbaşıoğlu, Saniye Bora Fıçı, Leman Tunus ve Güler Muhtar yer aldı.
YÜCEL, MÜCADELEYİ ORTAK YÜRÜTEREK BÜYÜTELİM
İstanbul sözleşmesinden, bir gece yarısı yayınlanan cumhurbaşkanı kararnamesiyle çıkılmasına ilişkin toplumun neredeyse tüm kesimleri tepkilerini dile getirdiler. Bizler de hem yaptığımız basın açıklamalarıyla hem de yayınladığımız mesajlarla bu kararnamenin anayasaya aykırı ve kabul edilemez olduğunu kamuoyu ile paylaştık. Sadece kadınlarımız için değil, şiddete uğrayacak herkesin yaşam garantisi konumunda olan bu sözleşmenin yeniden yürürlüğe girmesi ve bu konudaki mücadelenin ortak bir mücadeleye dönüşmesi için kadın dernekleri ve örgütlenmeleriyle bir araya gelmeye başladık. Böylece sözleşmenin gündemde kalmasını ve mücadeleyi büyütmeyi hedefliyoruz. İstanbul sözleşmesine geri dönülmesi ve anayasaya aykırı bir şekilde iptal edilmesiyle ilgili de hukuki mücadelemize başlıyoruz. Bu bağlamda ilçe başkanlarımızla birlikte 12 Nisan Pazartesi günü, İzmir adliyesine giderek dava dilekçemizi vereceğiz. Gerçi hukukun bu kadar ayaklar altına alındığı, iktidar tarafından kişiye göre hukuk düzeni oluşturulduğu bir ortamda bu girişimler ne kadar sonuç verir bilmiyoruz ama biz ne olursa olsun hukuk yoluyla da mücadelemize devam edeceğiz. Bu mücadeleyi her anlamda örgütlü yürütmek ve toplumun tüm kesimlerini kapsayacak şekilde yürütmek çok önemli. İktidardaki zihniyet, toplumun bir kesimini, sözleşmenin aile yapısına zarar verdiği algısı yaratarak manipüle etmek istiyor. Oysa durum tam tersi, İstanbul sözleşmesi kadını ve çocuğu koruyarak aile yapısını koruyor ve toplumu şiddetten, istismardan uzak tutmaya teşvik ediyor. İşte sözleşme hakkında yayılmak istenen bu yalanları, yaratılmak istenen yanlış algıyı yok etmek için de ortak mücadele çağrısında bulunuyoruz.
İstanbul sözleşmesinden çıkılmasının sadece toplumda şiddeti teşvik etmeyeceğini ifade eden Deniz Yücel “İstanbul sözleşmesinden çıkılması Türkiye’nin dünyadaki itibarını daha da zedelediği gibi, Türkiye’yi kadına değer vermeyen, çocuklarını şiddetten ve istismardan korumak itemeyen bir ülke gibi gösterdiğini” söyledi.
CHP heyetinin gerçekleştirdiği ziyaretlerde konuşan İzmir Kent Konseyi Başkanı Seniye Nazik Işık ve Cumhuriyet Kadınları Derneği İzmir Şube Başkanı Zühal Of da, sözleşmenin önemine ve sözleşmeden çıkılmasındaki yöntemin anayasaya aykırı olduğuna vurgu yaparak şunları söylediler,
İzmir Kent Konseyi Başkanı Seniye Nazik Işık:
Duyarlılıkları için Sayın CHP İl başkanı ve yöneticilerimize çok teşekkür ediyoruz. Bizler de sizlerle aynı düşünceleri paylaşıyor ve sözleşmeye geri dönülmesi için mücadeleyi destekliyoruz. Yıllardır kadına uygulanan şiddet ve çocuk istismarı hakkında farkındalık yaratmak için sokak sokan etkinlik düzenliyor, sergiler açıyoruz. Çünkü insanlar görmeden yaşanan acıları tam olarak anlamıyorlar. Benzer çalışmaları İstanbul sözleşmesi için de yürüttük, yürütmeye devam edeceğiz. İstanbul sözleşmesi aile içi şiddete uğrayan herkesi koruyan bir sözleşmedir. Onun içindir ki kadını, çocuğu, yaşlıları da kapsar ve korur. CHP’nin bu konudaki mücadelesine kent konseyimiz ve kent konseyi kadın meclisimiz adına katkı koymaktan memnuniyet duyarız.
Cumhuriyet Kadınları Derneği İzmir Şube Başkanı Zuhal Of:
Bir ülkede kadın hakları tartışılıyorsa o ülkede büyük bir insan hakları sorunu var demektir. Kadının geleceği Türk toplumunun geleceği anlamına gelir. Sözleşmeden çıkılması için uygulanan yolun anayasaya aykırı olduğu bir gerçektir. Bu sözleşmeyle ilgili çekinceleri olanlar elbette söylemeli ve dinlenmelidir ama bir sözleşmeyi Türkiye Büyük Millet Meclisi kabul ettiyse, o sözleşmeden de ancak meclis kararıyla çıkılmalıdır. Kadının şiddet korunması kadar eğitimi de çok önemlidir. Ziyaret vesilesiyle şunu de söylemek isterim ki, uygulanan 4+4+4 eğitim sistemi kız çocuklarının eğitimde geri kalmasına sebep olmaktadır. Bu sistem de acilen değiştirilmelidir.
Ziyarette CHP heyetine, Cumhuriyet Kadınları İzmir Şubesinin su bilincini yükseltmek için başlattığı kampanyanın, katılımcı sertifikaları verildi. Ziyaretleri gerçekleştiren heyette CHP İzmir İl Başkanı Deniz Yücel’in yanı sıra, CHP İl Yönetim Kurulu’nun kadın yöneticileri Fulya Alçay, İpek Onbaşıoğlu, Saniye Bora Fıçı, Leman Tunus ve Güler Muhtar yer aldı.
YORUMLAR