"Geleneğin Derinliğinden Anadolu" Moda Tasarım Yarışması Final Yaptı
EGEOLAY/Olgunlaşma Enstitüleri İzmir ve İzmir Kalkınma Ajansı işbirliği ile düzenlenen 'Geleneksel Dokumalar, Zamansız Tasarımlar' temalı, 'Geleneğin Derinliğinden Anadolu Moda Tasarım Yarışması', final defilesi ile tamamlandı.
Editör: Ege Olay
03 Temmuz 2021 - 13:20
Olgunlaşma Enstitüleri İzmir Kültür ve Sanat Salonu'nda gerçekleştirilen programa eşi Fatma Köşger ile birlikte katılan Vali Yavuz Selim Köşger, davetlilere hitabında, yarışmanın; geleneksel kumaşların ortaya çıkarılması ve bunların tasarlanarak günümüz ihtiyacına sunulması şeklinde iki bileşeni olduğunu söyledi.
"Moda Akımlarına Çabuk Kapılıyoruz"
Millet olarak zaman zaman birtakım moda akımlarına çabuk kapıldığımızı ifade eden Vali Köşger, "Fransızlara verdiğimiz kapitülasyonların benzerini, 1838 yılında Baltalimanı Antlaşması ile İngilizlere vermişiz. Bu antlaşma neticesinde, -rivayet ediliyor ki- Bursa'da 2000 kadife atölyesi kapanıyor. Çünkü İngilizler, daha önce gelmiş modasını, tasarımını, kendi kumaşının ne kadar iyi olduğunu, fabrikasyon üretimin hem ucuz hem kaliteli olduğunu empoze etmiş. Milletin zihnine şöyle bir şey yerleşmiş: 'Asılacaksam da İngiliz ipi ile asılayım'. Sonrasında da bu kapitülasyon antlaşması ile birlikte sadece Bursa'da değil diğer pek çok ilimizde, Anadolu insanın kendi öz benliğinden çıkan ve ihtiyacına cevap veren binlerce kumaş üretim atölyesi kapanmış. Belki ilk başlarda ucuz, sonrasında pahalı şekilde ürünlerini bize satmışlar. Ama kendilerine de bağımlı hale getirmişler." dedi.
"Geleneksel kumaşlarımızı günümüze dek üretebilmeliydik"
Üretim fabrikasyona dönüştüğünde ruhun kaybedildiğini dile getiren Vali Köşger, “Bizim ürettiğimiz mallar hem daha kaliteli hem daha doğal hem daha sağlıklı hem daha estetik hem de insanlar el emeği göz nuru ile yaptığı için ruh taşıyor. Bu sadece tekstil alanında değil tüm alanlarda geçerlidir. Bir işi fabrikasyonu döktüğünüz zaman o bir kere ruhunu kaybediyor. Yapılması gereken o dönem İngilizlere kapitülasyonları vermemek, geleneksel kumaşlarımızı günün şartlarına uygun şekilde üretmeye devam etmek ve işte bugün burada yapılan tasarımı yapıp günün ihtiyaçlarına göre tasarımlarla kendi insanımıza giydirebilmekti. Şimdi geriden gelerek yeniden binbir emekle kaybolmaya başlayan değerlerimizi canlandırmaya çalışıyoruz. Ama bu arada makas da açılmış. İnsanların günlük yaşamı artık farklı bir yöne evrilmiş. Yapılması gerekeni geç de olsa yapıyoruz. İnşallah bundan sonra kendi kumaşımızla, kendi doğal estetik modamızla tüm dünyaya kendi mesajımızı vermeye devam edeceğiz. Yapılan iş çok kıymetli, emeği geçen herkese ve tüm tasarımcılara teşekkür ediyorum.” Şeklinde konuştu.
10 Finalistin 30 Tasarımı Finalde Yarıştı
Unutulmaya yüz tutmuş doğal dokuma kumaşların tanıtılması yanında, geleneksel el sanatlarının yaşatılmasını ve toplumsal farkındalığın oluşturulmasını amaçlayan yarışmanın finalinde, 10 finaliste ait 30 tasarım, defile ile jüri üyelerine sunuldu.
Yarışma sonunda ilk üç dereceyi elde eden tasarımcılara ödüllerini Vali Yavuz Selim Köşger verirken, programa Konak Kaymakamı Mehmet Eriş, İl Millî Eğitim Müdürü Dr. Ömer Yahşi ve İZKA Genel Sekreteri Dr. Mehmet Yavuz ile davetliler katıldı.
"Moda Akımlarına Çabuk Kapılıyoruz"
Millet olarak zaman zaman birtakım moda akımlarına çabuk kapıldığımızı ifade eden Vali Köşger, "Fransızlara verdiğimiz kapitülasyonların benzerini, 1838 yılında Baltalimanı Antlaşması ile İngilizlere vermişiz. Bu antlaşma neticesinde, -rivayet ediliyor ki- Bursa'da 2000 kadife atölyesi kapanıyor. Çünkü İngilizler, daha önce gelmiş modasını, tasarımını, kendi kumaşının ne kadar iyi olduğunu, fabrikasyon üretimin hem ucuz hem kaliteli olduğunu empoze etmiş. Milletin zihnine şöyle bir şey yerleşmiş: 'Asılacaksam da İngiliz ipi ile asılayım'. Sonrasında da bu kapitülasyon antlaşması ile birlikte sadece Bursa'da değil diğer pek çok ilimizde, Anadolu insanın kendi öz benliğinden çıkan ve ihtiyacına cevap veren binlerce kumaş üretim atölyesi kapanmış. Belki ilk başlarda ucuz, sonrasında pahalı şekilde ürünlerini bize satmışlar. Ama kendilerine de bağımlı hale getirmişler." dedi.
"Geleneksel kumaşlarımızı günümüze dek üretebilmeliydik"
Üretim fabrikasyona dönüştüğünde ruhun kaybedildiğini dile getiren Vali Köşger, “Bizim ürettiğimiz mallar hem daha kaliteli hem daha doğal hem daha sağlıklı hem daha estetik hem de insanlar el emeği göz nuru ile yaptığı için ruh taşıyor. Bu sadece tekstil alanında değil tüm alanlarda geçerlidir. Bir işi fabrikasyonu döktüğünüz zaman o bir kere ruhunu kaybediyor. Yapılması gereken o dönem İngilizlere kapitülasyonları vermemek, geleneksel kumaşlarımızı günün şartlarına uygun şekilde üretmeye devam etmek ve işte bugün burada yapılan tasarımı yapıp günün ihtiyaçlarına göre tasarımlarla kendi insanımıza giydirebilmekti. Şimdi geriden gelerek yeniden binbir emekle kaybolmaya başlayan değerlerimizi canlandırmaya çalışıyoruz. Ama bu arada makas da açılmış. İnsanların günlük yaşamı artık farklı bir yöne evrilmiş. Yapılması gerekeni geç de olsa yapıyoruz. İnşallah bundan sonra kendi kumaşımızla, kendi doğal estetik modamızla tüm dünyaya kendi mesajımızı vermeye devam edeceğiz. Yapılan iş çok kıymetli, emeği geçen herkese ve tüm tasarımcılara teşekkür ediyorum.” Şeklinde konuştu.
10 Finalistin 30 Tasarımı Finalde Yarıştı
Unutulmaya yüz tutmuş doğal dokuma kumaşların tanıtılması yanında, geleneksel el sanatlarının yaşatılmasını ve toplumsal farkındalığın oluşturulmasını amaçlayan yarışmanın finalinde, 10 finaliste ait 30 tasarım, defile ile jüri üyelerine sunuldu.
Yarışma sonunda ilk üç dereceyi elde eden tasarımcılara ödüllerini Vali Yavuz Selim Köşger verirken, programa Konak Kaymakamı Mehmet Eriş, İl Millî Eğitim Müdürü Dr. Ömer Yahşi ve İZKA Genel Sekreteri Dr. Mehmet Yavuz ile davetliler katıldı.
YORUMLAR